Alışkanlıkların Gücü | Charles Duhigg

“Bütün hayatımız bir yoğun alışkanlıktan başka bir şey değildir.” –William James 📜

New York Times için yazan ödüllü araştırmacı ve gazeteci Charles Duhigg’in kaleminden çıkan “Alışkanlıkların Gücü” kitabı, özel ve iş hayatımızda edindiğimiz alışkanlıkların oluşma sebeplerini ve alışkanlıkları nasıl değiştirebileceğimize yönelik ipuçlarını sade ve eğlenceli bir üslupla anlatıyor. 📣

Kendinize ve dünyaya daha farklı bakmanıza ve alışkanlıkların doğasını kavrayıp onları değiştirebilmenize yardımcı olacak bu kitabı,

📌Kötülerinden kurtulup, iyi alışkanlıklar kazanmak isteyenler,
📌Alışkanlıklarımızın şirketler tarafından nasıl manipüle edildiğini görmek isteyenler,
📌Çalıştığı kuruma yeni alışkanlıklar kazandırmak isteyenler‍ kesinlikle okumalı.

Konu alışkanlıklar ve iyi olan alışkanlıkları kazanmak olduğu için uzun zamandır bizzat uyguladığım bir alışkanlığı da sizlerle paylaşmak isterim. 📋

Eğer siz de benim gibi bolca okuma yapıp renkli kalemlerle önemli gördüğünüz yerleri çizdiğiniz halde ertesi gün nerdeyse hiçbir şeyi hatırlayamıyorsanız, sevdiğiniz bir dijital not aracına (Evernote, Google Docs… gibi) kitabınızı bitirir bitirmez aktarın. 📚

Yaptığınız bu işlem okuduklarınızdan süzülenlerin aklınızda yer etmesine ve ihtiyacınız olduğunda çok daha hızlı bir şekilde ulaşmanıza yardımcı olacaktır. 🖇

Lafı daha fazla uzatmadan sizleri bu alışkanlığın neticesi ile baş başa bırakıyorum. Umarım faydalı olur. 📄

Keyifli okumalar dilerim 😇

  • Duke Üniversitesi’nden bir araştırmacı tarafından 2006 yılında yayınlanan bir bildiride, insanların her gün gösterdikleri davranışların yüzde 40’tan fazlasının gerçek anlamda kararlar değil, alışkanlıklar olduğu bulgulanıyordu.
  • Alışkanlıkların nasıl işlediğini anlarsak, onları değiştirilebiliriz.
  • Alışkanlıkların altında yatan bilinçaltı mekanizmaları, mantıklı düşüncenin ürünleriymiş gibi gözüken, ama aslında çoğumuzun hemen hiç tanımadığı ya da anlamadığı dürtülerden doğan sayısız seçime etkide bulunuyordu.
  • Etkin bir beyin, yürümek ve ne yiyeceğimizi vazgeçmemizi de sağlar, böylelikle zihinsel enerjimizi mızraklar, sulama sistemleri ve nihayet, uçaklar ve video oyunları icat etmeye seçmek gibi temel davranışlar hakkında durmaksızın düşünmekten ayırabilmişizdir.
  • Alışkanlıklar zihnin daha az efor harcamasını sağlar.
  • Beynin bir dizi eylemi otomatik bir rutine çevirdiği bu süreç, istifleme (chunking) olarak bilinir ve alışkanlıkların nasıl oluştuğu sorusunun temelinde bu yatar.
  • Beyinlerimizin içinde vuku bulan bu süreç, üç aşamalı bir döngüdür. Öncebir işaret, yani beyninize otomatik moda geçmesini söyleyen ve hangi alışkanlığı kullanacağını gösteren bir tetikleyici belirir. Sonra, fiziksel, zihinsel veya duygusal olabilen bir rutin oluşur. Son olarak, bu döngünün gelecekte kullanılmak üzere hatırlanmaya değer olup olmadığına karar vermesinde beynimize yardımcı olan bir ödül ortaya çıkar.
  • Alışkanlıklar aslında hiçbir zaman yok olmaz. Beynimizin yapılarına şifrelenmiş halde beklerler.
  • Bütün McDonald’s’lar örneğin, birbirine benzer. Şirket, dükkânların mimarisini ve çalışanların müşterilere söylediği şeyleri kasıthı olarak standartlaştırmaya çalışır. Böylece her şey, yeme rutinlerini tetikleyen istikrarlı birer işaret vazifesi görecektir. 
  • -Hopkins’in dediğine göre başarısının anahtarı “insan psikolojisini iyi biliyor” olmasıyd. Bu psikoloji iki temel kurala dayanıyordu: Bir: Basit ve açık bir işaret bul. İki: Ödülleri net bir şekilde tanımla.
  • -Yeni alışkanlıklar işte böyle yaratılır: bir işaret, bir rutin ve bir ödülü bir araya getirdikten sonra, döngüyü harekete geçiren şiddetli bir arzu yaratarak.
  • Alışkanlıkların hakkından gelmek için davranışı hangi arzunun harekete geçirdiğinin farkında olmamız gerekir.
  • İşaret, rutini tetiklediği gibi alınacak ödülü arzulamayı da tetikliyor olmalıdır.
  • Alışkanlık arzular doğurur. İnsanlarda arzu uyandırmanın yolunu bulmak, yeni alışkanlık yaratmayı kolaylaştırır.
  • Ama eski bir alışkanlığı değiştirmek için eski bir arzuya hitap etmek zorundasınız. İşaret ve ödüllere hiç dokunmayıp olduğu gibi tutmalı, ortaya çıkan arzuyu bir rutinle doyurmalısınız. 
  • İşaret ve ödülleri tespit edecek olursanız, rutini değiştirebilirsiniz. En azından çoğu zaman. Ama bazı alışkanlıklar için, bir unsur daha gereklidir: O da İnanç’tır.
  • İnsanlar bir şeye inanmayı öğrendikleri an bu beceriyi yaşamlarının diğer alanlarına taşıyor ve en sonunda, değişebileceklerine de inanmaya başlıyorlardı. Değiştirilmiş bir alışkanlık döngüsünü kalıcı bir davranışa dönüştüren unsur, inançtı.
  • Camialar inanç yaratır. (Deneyim Paylaşımı)
  • Çoğu takım gerçek manada takım değildir. Birlikte çalışan insanlardır sadece.
  • Değişim, kişi başkalarının arasındayken oluşur. Değişimi başkalarının gözlerinde görebildiğimiz zaman bize gerçek gözükür.
  • Alışkanlıklar nasıl değişir? Her insanda işe yarayacağı garantili, spesifik adımlardan oluşan bir yöntem ne yazık ki yoktur. Alışkanlıkların toptan yok edilemediğini, ama yenileriyle değiştirilebildiğini biliyoruz. Alışkanlık değişiminin Altın Kuralı uygulandığı zaman alışkanlıkların değişime daha kolay baş eğdiğini de biliyoruz: İşareti ve ödülü araya yeni bir rutin sokabiliriz. aynı tutarsak, araya yeni bir rutin sokabiliriz.
  • Kanıtlar çok açık: Bir alışkanlığı değiştirmek istiyorsanız alternatif bir rutin bulmak zorundasınız. Değişmeyi bir grubun üyesi olarak taahhüt ettiğinizde, başarma şansınız çarpıcı ölçüde yükseliyor. İnanıyor olmak şart. Ve bu inanç toplumsal bir deneyimden doğuyor, söz konusu toplum iki kişiden ibaret olsa da.
  • Bazı alışkanlıklar bir zincir reaksiyon başlatma gücüne sahiptir.
  • Kilit taşı alışkanlıklar zamanla her şeyi dönüştüren bir süreç başlatırlar.
  • Başarı her şeyi hatasız yapmaya değil, birkaç kilit öncelik belirlemeye ve onları şekillendirecek güçlü araçlara dönüştürmeye dayanır.
  • Bireylerin akışkanlıkları, gruplarında rutinleri vardır. Rutinler alışkanlıkların organizasyonlardaki karşılığıdır.
  • Küçük başarılar küçük bir avantajın istikrarlı şekilde kullanılmasından doğar.
  • Kilit taşı alışkanlıklar, zor bir kararın veya bir belirsizlik ânının etkisi altındayken unutabileceğimiz değerleri gözümüzde netleştiren kültürler yaratarak bizi dönüştürüyor.
  • İrade, bireysel başarıda en büyük önemi taşıyan yegane kilit taşı alışkanlıktır.
  • Tıpkı egzersiz araştırmasında olduğu gibi olmuştu: İnsanlar yaşamlarının bir bölümünde (spor salonunda veya bir para yönetimi programında) irade kaslarını güçlendirdikçe, bu güç beslenme tarzlarına da, çalışkanlıklarına da yansımıştı. İrade bir güçlenmeye görsün, her şeyi etkiliyordu.
  • İnsanlara servis yapan kahve işletmesi değil, kahve servisi yapan bir insan işletmecisiyiz. İşletme modelinin tanımı olağanüstü müşteri hizmetine dayalıdır. -Starbucks
  • “Kullandığımız sistemlerden birine LATTE (sütlü kahve) metodu deniyor. Müşteriyi dinliyor (Listen), şikâyeti kabul ediyor (Acknowledge), sorunu çözmek için harekete geçiyor (Take action), ona teşekkür ediyor (Thank), sonra da sorunun neden kaynaklandığını açıklıyoruz (Explain).
  • -WWW – What , What Why
  • -Connect – Discover – Respond
  • “İnsanlardan otokontrol gerektiren bir şey yapmaları istendiğinde, bunu kişisel sebeplerle yaptıklarını düşünürlerse (yani kendi seçimleriyle, başka birine yardımcı olmaktan hoşlandıkları için yapıyorlarmış gibi hissederlerse) iş onlara daha az yorucu gelir.”
  • Başarılı organizasyonlar yaratmak yalnızca bir yetki dengeleme meselesi değildir. Bir organizasyonun iyi işlemesi için, liderler hem gerçek ve dengeli bir barış hali yaratan, hem de paradoksal olarak, sorumluluğun kimde olduğuna netlik kazandıran alışkanlıklar geliştirmelidir.
  • Tüm bu liderler bir krizin yarattığı olasılıkları yakaladılar. Çalkantılar sırasında organizasyonel alışkanlıklar değişime açık hale geldiğinden, bir yandan insanlara sorumluluk verirken öte yandan daha eşitlikçi bir güç dengesi oluşturmak mümkün olur.
  • İyi lider organizasyonel alışkanlıkları yeniden yapılandırmak için krizi fırsat bilirler.
  • Ama pazarlamcıların ve psikologların uzun zaman önce anlamış oldukları gibi, alışveriş çılgınlığımıza bol bol sağlıklı gıda alarak başlayacak olursak, sonradan karşımıza Doritos’lar, Oreo’lar ve dondurulmuş pizzalar çıktığında onları da satın alma olasılığımız yükselir. Önce balkabağı satın aldığı için bilinçaltında vicdanını rahatlatmış olan müşterinin, sonradan sepetine bir kutu da dondurma koyması daha kolay olacaktır.
  • Yemeklerin önceki deneyimlere benzer şekilde hazırlanması ve tanıdık bir görünümle sunulması tüketimi artırıyor. (Amerika Sakatat / II. Dünya Savaşı)
  • Yeni bir şeyi eski alışkanlıklarla paketlerseniz, insanların onu kabul etmesi kolaylaşır.
  • Toplumsal bir hareket, sosyal arkadaşlık alışkanlıkları ve yakın tanıdıklar arasındaki güçlü bağlar sayesinde başlar. Bir cemiyetin alışkanlıkları ve mahallelerle klanları bir arada tutan zayıf bağlar sayesinde gelişir. Ve hareketin liderleri katılımcılara yeni bir kimlik hissi ve bir sahiplenme duygusu yaratan yeni alışkanlıklar kazandırdığı için devam eder.
  • Zayıf Bağların Gücünü Önemseyin!
  • İş bulmada zayıf bağlar daha önemli. Zayıf bağlar hiç ait olmadığımız sosyal ağlara da erişimi sağlar.
  • İnsanlar cemaatin sunduğu cemiyet duygusunun ve zayıf bağların cazibesine kapılırlar.
  • Toplumsal hareketler ansızın herkes aynı yöne bakmaya karar verdiği için ortaya çıkmaz. Arkadaşlık alışkanlıkları olarak başlayan, cemiyetlerin alışkanlıkları yoluyla büyüyen ve katılımcıların benlik duygusunu değiştiren yeni alışkanlıklar tarafından idame ettirilen sosyal paternlere dayanırlar.
  • Otomatizm (!)
  • “Tohumu beslemesi istenen toprak parçası nasıl önceden hazırlanmalıysa, doğru şeyleri sevip doğru şeylerden nefret etmesi istenen öğrencinin aklı da alışkanlıklarla donatilıp hazırlanmalıdır.”
  • Alışkanlıkların değişebildiğini anladığınız an onları değiştirme özgürlüğüne (ve sorumluluğuna) sahipsiniz demektir. Alışkanlıkların değiştirilebileceğini anladığınızda onların gücünü kavramanız kolaylaşır, işte o zaman tek seçeneğiniz hemen işe koyulmak olur.
  • İnancı yaratmanın en önemli yöntemlerinden biri de alışkanlıklardır. Alışkanlıklar James’e göre, “ilkin zorlukla yaptığımız bir şeyi zamanla daha kolay yapar hale gelmemizi ve nihayet yeterince alıştırma yaptıktan sonra yarı-mekanik olarak ya da hemen hiç farkında olmadan yapmamızı” sağlar.
  • Değişim hızlı olmayabilir, her zaman kolay da değildir. Ama gereken çaba gösterildiği takdirde hemen her alışkanlık zamanla yeniden şekillendirilebilir. 
  • ÇERÇEVE: Rutini tanımla | Ödülleri dene | İşareti belirle | Plan yap.
 

Leave a Reply

İletişime Geç
Merhaba 👋🏻
Markanıza birlikte değer katalım!